Bir Otostopçunun Galaksi Rehberi bana kalırsa bir sanat eseri , yazarı Douglas Adams da çok büyük bir sanatçı. Hayatımda buna benzer bir şeyi daha önce okumadığım gerçeğini bir yana bırakıyorum. Ben bir kitabı okurken hem bu kadar kahkaha atıp hem bu kadar düşünmemiştim. Douglas Adams parti kur oy verelim, çantamı taşı de taşıyalım. Bu nasıl bir yaratıcılık, bu nasıl bir deha, bu nasıl eklektik bir bakış açısı. Erken kaybetmemiş olsaydık keşke böyle bir sürü şey yazmış olsaydın. Şimdi yolculuğun sonunda elimde kitap, öylece kalakaldım. Bu da bir yaşanabilecekken yaşanamayan ihtimallerin yası değil mi sevgili Adams ?

Yasım baki ama bu kitapla vedalaşırken benimle neler kaldı diye düşündüm. Ortaya Otostopçunun Galaksi Rehberi’nden absürt ama üzerinde düşünülesi altı ders çıktı. İhtiyacı olan alsın diye buraya bırakıyorum:

1. DON’T PANIC (PANİK YAPMA):

Ford Perfect’ in yıldızlar arası seyahatinde yanında taşıdığı bir mikro mezon altı bileşen elektronik bileşen boyutunda tasarlanan eğer böyle tasarlanmamış olsaydı bir otostopçunun yanına alabilmesi için bir kaç büyük binayı yanında taşıması gereken bir milyon sayfalık otostopçunun galaksi rehberinin kapağında yazar : Don’t Panic yani Panik Yapma.

İroniktir çünkü o kadar ilginç olayın baş gösterdiği gezegende böyle bir rehberin kapağında belki de tam da bu sebeple panik yapma yazar. Burada hepimize şöyle bir mesajı vardır rehberin: Bunca belirsizliğin, kaosun, bir sürü garipliğin olduğu evrende sakin olmak ve olanı olduğu gibi kabul en önemli olandır. Hoş olmasak ne olur hayat bildiği gibi akar bütün absürtlüğüyle.

2.HER ŞEYİN NİHAİ CEVABI : 42 (KIRKİKİ)

Beşlemenin ilk kitabında galaksideki en zeki varlıklar (fare kılığındaki süper zeki pan-dimensiyonel varlıklar) hayatın gerçekten anlamının ne olduğunu öğrenmek için süper zeki bir bilgisayar icat ederler. O gün bilgisayarın cevabını bekleyenlerden biri şöyle bir şey söyler: ‘Bir daha asla sabah uyandığımızda şöyle düşünmeyeceğiz: Ben kimim? Hayattaki amacım ne? Sabah kalkıp işe gitmesem gerçekten evrensel anlamda bir şey fark eder mi? Bugün en sonunda Hayat, Evren ve Her Şey’e dair içimizi kemiren küçük sorunları ortadan kaldıracak olan yalın ve kesin cevabı alacağız!’

Süper zeki bilgisayarın yedi buçuk milyon yıllık çalışmasının sonucunda cevabı ise herkes için şaşırtıcıdır: KIRKİKİ

Bu cevaba şok olan gezegen ahalisine ise süper zeki bilgisayar şöyle cevap verir: ‘ Dürüst olmak gerekirse bence sorun sizin tam olarak ne sorduğunuzu hiçbir zaman bilmemiş olmanız. Sorunun tam olarak ne olduğunu bildiğiniz zaman cevabın ne anlama geldiğini de anlayacaksınız.’

Bazen cevap oralarda bir yerlerdedir ama doğru soruyu sormak asıl meseledir. Gözünüzün önünde cevap varken doğru soruyu sorabilecek misiniz?

Adams yıllar sonra Otostopçunun Galaksi Rehberi bu kadar meşhur olunca neden 42 sorusuna şu şekilde cevap veriyor:

Cevap 42 çünkü komik ve sıradan bir sayı. Mantık aramayın. Sadece ‘anlamsızlığa anlam arama’ durumunu eleştirmek istedim.

3. BAZEN HAVLU HER ŞEYDİR.

O gezegen senin bu gezegen benim galaksiler arası seyahat eden Ford Perfect’ in yanından ayırmadığı bir şey varsa o da Marks and Spencer markalı büyükçe bir banyo havlusudur.

Öyle absürt durumlarda birden bu banyo havlusu ihtiyaç haline gelir ki Ford Perfect’e hak vermemek imkansız hale gelir. Hatta bir keresinde hayat bile kurtarır.

Yazarın burada okuyucuya mesajı, bazen çok anlamsız gibi görünen bir hazırlık seni hayatta ve ayakta tutabilir. Küçük şeyleri ve bu şeylerin sonrasında hayatında yapabileceği etkileri küçümseme.

4.EVREN SAÇMADIR.

Kitapta evrenin yöneticileri yunuslar, fareler, birden atlanılan zamanlar, gezegenin birinde sandviç yaparak bir dünyalının yer edinmesi, evrenin nihai cevabının 42 olması, kendini yok eden gezegenler, bir gezegende bulunan en faydasız grubun akil grup tarafından bir planla gezegenden kovulması bu ve bunun gibi bir sürü şaşırtıcı şey yaşanır.

Aslında gezegenimiz de bir sürü anlam veremediğimiz olayın yaşandığı bir yerdir. Her şeyi mantıkla çözmeye çalışmak hem anlamsız hem de oldukça yorucudur. Bazen sadece gülümsemek, ‘neden’ sorusunun yerini kabule bırakmak evrende yapılacak en mantıklı eylemdir.

5. BASİT ZEVKLER HAYATTA TUTAR.

Arthur Dent, yerküre yerle bir olmadan galaksiler arası seyahat eden Ford Perfect’le bir barda tanışır. Ve kendini soluksuz bir maceranın içinde bulur.

Ancak o kadar kaosun içinde bile her gezegende çay aramaktan vazgeçmez. Burada sevgili Adams bazen en zorlu zamanlarda, kaosun ortasında bile rutine, kendine iyi gelen bir şeye tutunmak büyük bir nimettir mesajı verir. Küçük, tatlı bir rutin, kaosta bile sizi hayatta tutar.

6.YOLCULUK HER ŞEYDEN HATTA VARIŞTAN BİLE ÖNEMLİDİR.

Ford Perfect, Arthur Dent, Marvin Trillian, Zaphod her kitapta türlü türlü şeyler yaşarlar. Hikaye tam bitti derken bir yerden tekrar başlarlar. Bazen de bütün her şeyin cevabı bulundu derken bulundukları gezegen yok olur. Ya da hiçliğe giden bir uzay gemisinin içinde bulurlar kendilerini.

Her şey geçicidir. Kahramanlarımız da ne olan kötü bir şeye, ne olan güzel olaylara aşırı tepkiler vermezler. Douglas Adams budizmden etkilendi mi bilinmez ama budizmin dingin bir hayat için öğretilerinden biridir. Hayatın kontrolü onlarda değildir belki ama deneyim onlarındır. Keyif almaya bakarlar.

Sonuç olarak Arthur gibi sıradan bir Dünyalı bile evrenin uçsuz bucaksız karmaşasına önce direnir sonra uyum sağlar. İşte bu hikaye son olarak ‘bilinmeyene açık ol’ dersinin altını çizer. Çünkü evrende ne olursa olsun, akışa uyum sağlayabilenler ayakta kalır. Ya da en azından çay içebilecek, sandviççi açabilecek bir yer bulur.